FETHİYE’DE GÖREBİLECEĞİNİZ NESLİ TEHLİKE ALTINDA OLAN CANLILAR

Bu yusufçuk türü,  Türkiye’nin güneyindeki sayılı bölgede; nehirler, göller ve diğer sulak alanlarda yaşıyor. 

Yapılaşma tehdidi, yaşam alanı olan bataklık ve derelerin kurutulmasının yanı sıra,  iklim değişikliği nedeniyle tür IUCN kriterlerine göre tehdit altındaki türlerden birisidir . Bu yusufçuk türünü, Fethiye’de Akgöl ve Çalış Kuş Cenneti’nde hala görebilmek olası.

Dere ve deniz kenarında karşılaşabileceğimiz bu memeli türü ne yazık nesli tehlikedeki canlılardan birisi. Fethiye’de beslendiği ve yaşam alanı olarak seçtiği dere kenarı ve sahillerdeki yapısal değişimler türün karşılaştığı önemli problemlerinden birisi.

Akdeniz’de önemli yumurtlama alanları Türkiye’nin güney sahilleri olan bu tür, nesli tehlikede olan en tanınır canlılardan birisidir.

Türkiye’de üreme alanı olarak seçtiği 21 kumsaldan en iyi korunanı Dalyan Sahili olmakla beraber Fethiye’de, Çalış Plajı, Karaot, İnlice, Karataş sahillerini de yumurtlamak için kullanırlar.

Son 20-30 yılda, yumurta bıraktıkları sahillerin özellikle turizm faaliyetleri ile tahrip edilmesi başta olmak üzere, deniz kirliliği gibi insan kaynaklı çevre felaketleri ile sayıları çok azalmıştır. Bu nedenle küresel ölçekte koruma altında olan bir türdür.

Nesli tehlike altında bir tür olan Kum zambağı, Zambakgiller familyasının bir üyesi olup bitkiler dünyasında az görülen, familyayı temsil eden tek tür (monotipik ) olma özelliği ile ayrı bir öneme sahiptir.

Adını yaşam alanı olarak seçtiği kumullardan alır. Tuzlu suya toleransı yüksek olan bu bitkiyi Türkiye’de Karadeniz’den Akdeniz sahillerinin hepsinde görebilmemize karşın sayıları hayli az.

Kum zambaklarının yaşam alanı olan kumulların insan tarafından tahrip edilmesi nedeni ile tür koruma altına alınmış durumda.

Fethiye’de görebileceğimiz az sayıdaki kumulda bu bitki ile karşılaşabiliyoruz. Karaot ve Ölüdeniz kumullarında Ağustos ile Eylül aylarında yapacağınız yürüyüşlerde güzel çiçeklerini hala görebilmek büyük bir şans.

Akdeniz’in en iri kemikli balıklarından olan Orfoz, büyük cüssesine karşın denizlerin en savunmasız balıklardan birisidir.

Kayalık alanlardaki besin zincirinin en üst kısmında yer alan orfoz, hermafrodittir (çift cinsiyetli). Her birey belli yaşa kadar hem dişi hem de erkek bireyi temsil eder. Ortalama 50 yıl yaşayan orfozun yaşam döngüsünde dişi olması için en az 5-8 yıl, erkek olması içinse 12-18 yıl arasında yaşaması gerekir. Uzun yaşam döngüsüne sahip olan orfoz bu nedenle geç üreme erginliğine ulaşır. Bu uzun yaşam döngüsü Orfoz’un koruma altına alınmasının başlıca nedenindir. Küçük yaşlarda avlanan orfozların sayısı bu nedenle küresel ölçekte azalmıştır.

Fethiye iç körfezi ve açıklarında hala görebildiğimiz Orfoz’u gelecek kuşaklara taşıyabilmenin tek yolu avlanmasının önüne geçilmesi olarak gözüküyor.

Yaban keçisi (Capra aegagrus)

Yabani keçi Anadolu’nun has canlılarından biri olmasına karşın artık çok nadir görebildiğimiz memelilerden birisi.

1500 metre ve daha yüksek kayalık sarp yerleri mesken tutan bu canlı, Muğla’da Marmaris’ten başlayıp, Antalya, Mersin, Adana’nın Toros Dağı tepelerinde yaşam savaşı veriyor.

Türün en büyük sorunu avcılık. Türkiye’de avlanması belli koşullara bağlanmış olsa da hem nüfus azlığı hem de yaşam alanlarının daralması türün avlanmasını tamamen yasaklanmasını gerektiriyor.

IUCN kriterlerine göre “VU” kategorisinde olan bu türü, Fethiye’de sadece Babadağ’ın en yüksek tepelerinde hala az sayıda görebilmekteyiz.

Akdeniz fokları adından da anlaşılacağı gibi dünya denizlerinde Akdeniz sahillerinde yayılış gösteren ve tahmini sayıları 600-700 bireyden ibaret olan memeli türlerindendir. Ülkemiz sahillerinde ise 100 kadar birey olduğu düşünülmektedir. Başta turizm faaliyetleri olmak üzere, kıyılardaki yapısal bozulmalar popülasyon için baskı unsurudur. Genellikle insandan uzak durmayı tercih eden bu tür Fethiye’de de zaman zaman karşımıza çıkar. Üremek için insan eli değmemiş deniz kıyısındaki kayalık yerlerde bulunan mağaraları tercih ederler.